Prof. Dr. Çoban, Kapalı Çarşı esnafını ziyaret etti

Bağımsız milletvekili adayı Prof. Dr. Bilal Çoban yaptığı ziyaretlerde Kapalı Çarşı esnafına hayırlı işler dileklerinde bulunurken, bayram öncesi alışveriş yapan vatandaşlarla bir araya geldi.

Yaptığı konuşmalarda Elazığ’ın problemlerini ve çözümlerini dile getiren Prof. Dr. Bilal Çoban Elazığ’ın tüm çözümlerine hakim olduğunu söyledi. Çoban, “Bildiğimiz üzere şehrimizin kronik sorunları yıllarca siyaset kurumlarınca bir vesile ile çözüme kavuşamamıştır. 15 yıllık bilgi ve emeğimizle şehrin her köşesinde izimiz olduğu için, harmanda da gözümüz olacaktır” dedi.
  
“KAPALI ÇARŞI’YA DOĞALGAZ ÇEKİLMESİ BOYNUMUZUN BORCUDUR”

Açıklamasında Kapalı Çarşı esnafının sorunlarına değinen Prof. Dr. Bilal Çoban; ‘’Eğer Kapalı Çarşı’yı dikkatli dinlersek, tarihin nabız atışında işitebiliriz. Daha iyisini hak eden esnaf büyüklerimizin bazı kanayan yaraları vardır. Bunlardan en büyüğü ise, şehrimize katma değer sağlayan bu esnafımıza doğalgaz çekilmemiş olmasıdır. Milletimizle beraber esnafımızın da hayat standartlarını yükseltip, yaşam alanlarını genişletip, günün yorgunluğunu ve şehrin birikmiş stresini tasfiye etmek elbette ki boynumuzun borcu olacaktır. ‘’

“SENİ BAKAN YAPACAĞIZ”

Ziyaret için girdiği bir esnafta alışveriş yapan vatandaş Prof. Dr. Bilal Çoban’a “15 senedir taziyemizde seni görüyoruz, düğünümüzde de sen varsın. Şehrin sorunlarına veremeyeceğin cevap yok. Sen bu şehre lütufsun. Bir slogan yapmışsın gördüm, senle düzelir diye. Ben de diyorum ki seni bakan yapacağız” dedi.
 
“NE İYİ GÜN NE DE KÖTÜ GÜN SEN DOSTSUN DOST”

Kapalı çarşı ziyaretlerinde belediye çarşısı meydanında karşılanan Prof. Dr. Bilal Çoban’a destek veren bir vatandaş; “Seni tanımazdım Çoban. Oğlumun cenazesine geldin Palu’ya 2017 de. Ben bir babayım. Oğlumu toprağa vermek zor oldu ama yadigarı kızının mutlu gününü yapmak da yine bana nasip oldu. O yıllarda geldiğin cenazedeki oğlumun kızını yıllar sonra evlendirdiğimde de yine sen vardın. Bunu ne ben unutacağım ne de Rabbim ayağına taş değdirsin. Ne iyi gün ne kötü gün, dostsun sen dost’’ dedi.